SURİYE NOTLARI

Yeni Suriye: "İkinci Emevi Hanedanlığı"

22 Haziran 2020
Suriyeliler de hanedanlık süresince demir sopa olmanın nimetlerinden yararlandılar. Ancak şimdi Suriye’nin içindeki küçük bir Nusayri azınlık, genel Suriye halkı için demir bir sopa olarak kullanılıyor ve elbette nimetlerinden de yararlandırılıyorlar. Nusayriler kadar olmasa da başta Dürziler ve gayri Müslim azınlıklar ve sistemle işbirliği içine giren bazı Sünni gruplar da işbirliklerinin etkisi oranında sistemden nemalandılar. Ancak Nüfusun büyük ekseriyeti, en az yüzde altmışı, devletin lütfu ile değil daha çok gazabı ile karşı karşıya kaldılar.

Suriye: Emeviliğin Her Daim Kalesi

10 Haziran 2020
Bu bölgenin yerli halkları, hemen hemen her dönemde bu ayrıcalıklarını korudular. Emevi Hanedanlığı dönemi boyunca sürdürdükleri şaşaalı hayatı bir daha yaşayamadılarsa da ticari ayrıcalıklarını/ üstünlüklerini her devirde sürdüregeldiler. Bu açıdan özellikle bir Şamlı için Emevi aidiyeti ve sevgisi kalplerinin bir köşesinde her daim devam ede geldi ve bu dönem hep hasretle yâd edildi. Bu nedenle günümüz Nusayri merkezli despot Baas yönetimi bile bugünkü Suriye devletini “İkinci Emevi” devleti olarak adlandırmaktadır.

Suriye/Arz-ı Şam: Özgürlüğü Tatmayan Topraklar

01 Haziran 2020
Ancak buna rağmen 20.yy’a kadar bölgenin demografik yapısı, etnik ve dini sosyolojisinde önemli bir değişme olmadı. Hangi dini yapı ve etnik kökenden olurlarsa olsunlar, tüccarlar ticaretlerini, çiftçiler tarlalarını sürmeye devam ettiler. Ne Roma/Bizans, İran/pers ne de Müslümanlara ait devletler bu yapıyı bozmadılar/bozamadılar. Demografik bozulma, dini ve etnik farklılaşma daha çok yönetim kadrolarında yaşandı.

Suriye Nasıl Bu Hale Geldi?

09 Mart 2020
Geçtiğimiz yüzyıldan bu yana Suriye'de neler yaşandı? Farklı etnik gruplar üzerinde sömürgeci ülkelerin oyunları. Suriye Devletinin kuruluşu. Baas yönetiminin ayrılıkçı politikalarının yol açtığı huzursuzluklar. Reformlar. Darbeler. Esed ailesi yönetiminde Suriye. 2011 Arap Baharının etkileri. Adana mutabakatı. Adnan Tekşen ve Celal Kazdağlı'nın katılımıyla tarihsel bir arkaplan.

Suriye'yle Nasıl Bir Süreç Sonunda Bu Hale Geldik ?

09 Mart 2020
Son otuz yılda Suriye ile yaşadıklarımız neler? Sıcak diyalog ilişkilerinden bugünlere nasıl gelindi? Öcalan ile Şam yönetimi arasındaki ilişki neydi? 2011 yılında neler oldu da her şey değişti? Arap Baharı, Esad’ı neden korkuttu? Şam yönetimi sözlerinde durdu mu? Adnan Tekşen ile Celal Kazdağlı anlatıyor.

Astana-Soçi-Tahran Derken İdlib'de Neler Oluyor?

28 Ocak 2020

Ülkemize güney sınırımızdan gelen terörist unsurlar karşısındaki teyakkuz ve güvenlik haklarımızın altını çizmek kaydıyla ve Esed ailesinin bu konuda sütten çıkmış ak kaşık olmadıklarını bilmekle beraber diplomatik yolları tüketmekte erken davrandığımızı düşünüyorum. Bu aceleci karar, çok bilinmeyenli bir denklemin ortasında bıraktı bizi. Israrla hep vurgulamışımdır: 1) Rusya ve Çin’in, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde veto gücüne sahip daimi üyeler olduğunu dikkate aldığımızda, BM ile bu konuda bir yere varamıyacağımızı öngörmeliydik. 2) Obama yönetiminin son dönemlerinde ABD'de derin devletde büyüyen çatlakların Suriye'de karşımıza çıkacağını dikkate almalıydık.  3) Libya’daki Kaddafi sonrası durumdan ders alarak, sayısız uzlaşmaz grubun bulunduğu bir ülkede sonuca varmanın kolay olmayacağını düşünmeliydik. Her neyse…Mit müsteşarının Suriyeli yetkililerle görüşmesini ciddi bir adım olarak görüyorum. Adana Mutabakatı üzerinden derinleşerek giderek zararın neresinden dönülürse kardır.

Türkiye'nin Suriye Politikasının Doğu Akdeniz Jeopolitiğine Yansımaları

02 Ocak 2020

ABD'li generaller Trump'ın Suriye'den çekilme kararını her fırsata sabote ederek çekilmeyi engellemeye çalışmışlardır. Sonuç itibariyle Trump’ı, ABD askeri varlığı Suriye'den belli bir miktarda çekilse de petrol bölgelerini korumak için belli bir miktarda asker bulundurmaya ikna etmişlerdir. Buna ilaveten ABD'li askerler Doğu Akdeniz'e savaş gemilerini de göndererek Suriye'deki askeri varlığını canlı tutmaya çalışmaktadır.

Masadaki Suriye

10 Kasım 2019

 Rusya, her ne kadar her konuda ABD ile ihtilafta ise de, Ortadoğu’da Kürt kozunu sadece ABD’nin elinde kalmasını istemiyor; yani o da devrede olmak istiyor. Rusya PYD’ye bizim gibi düşmanca bakmıyor. Herkes PYD’nin Moskova’da ofisi olduğunu ve Astana toplantısına PYD’lilerin de Kürt delegesinin içinde yer alarak katıldığını biliyor. Yani Rusya PYD’ye sempati gözüyle bakmaktadır diyebiliriz. Şu anda Putin, Türkiye’nin ABD’yle Suriye meselesini sadece askeri bazda görüşmesini arzuluyor; ileride muhtemelen yoğunlaşacak olan siyasi çözüm ve Suriye anayasasını oluşturma sürecinde kendisinin ABD’den daha önde olmasını planlıyor.

Barış Pınarı Harekâtı

21 Ekim 2019

Kamu diplomasisi ve dış misyonlarımız askerimizin vermiş olduğu haklı mücadeleyi, uluslararası platformlarda anlatmalı ve destek aramalıdır. Bugün mücadele günüdür, rehavete kapılma günü değildir. Dünyada kamuoyu oluşturma ve dezenformasyonu bertaraf etmek ve medya savaşanlarını iyi yönetmek adına ülke ve milletçe seferber olmamız gerekmektedir.

Suriye Anayasa Komisyonu İşler mi?

25 Eylül 2019

50 kişi Muhalefetten, 50 kişi Esat Rejiminden ve 50 kişi ise BM'nin Sivil Toplum grubu adı altında oluşturduğu karma bir listeden oluşmaktadır.  Kararlar ise 2/3 ile alınacak olursa en az 101 üyenin onayı lazım olacaktır.  %75 çoğunluk ile alınacak olursa en az 113 üyenin onayı lazım olacaktır. Ancak bu komisyonun zıt taraflardan oluştuğu gerçeğini göz önünde bulundurursak çalışması mümkün gözükmemektedir.