Atakan Kayalar ve Eğitim Gerçeği

23 Şubat 2020

Türkiye, bir süredir büyümüş de küçülmüş 10 yaşındaki zekâ küpü Atakan’ı tartışıyor

Her insan aşırı ilgi ve pohpohlanma ile şımarır; hele çocuk olursa..

Bir yandan yüzlerce kitabı okuyup yutması, söylemleri ve tavırları, diğer yandan toplumun ve kamuoyunun olaya yaklaşımı; çocuk gelişimi ve eğitimi, toplumsal algı ve sosyal medya yönünden ibretlik...

Çocuk çocuktur; büyük de büyük..

Büyüklerin nasıl çocuksu davranışlar sergilemesi uygun değilse, çocukların da terbiye ve ağırbaşlılıkları bir yana, yetişkinlere özgü tavırlar takınarak büyük insan rolüne soyunmaları, hele onlara böyle bir kimlik yüklenmesi doğru değil.

10 yaşındaki bir çocuğun yaşaması gereken bir hayat, geçmesi gereken bir eğitim ve yetişme süreci var.

Zorlu kitap ve konulara ilgi duymasına söylenecek bir şey yok. Ama bu özelliğiyle pohpohlanıp sürekli ilgi odağı olması, onu ruhsal yönden kaldıramayacağı bir yükün altına sokar.

Zekâ sadece, entelektüel, soyut, matematiksel vb boyutları olan bir olgu değil. Yaşa uygun ve dengeli davranış sergileme, empati ve çevre ile sağlıklı ilişkiler kurabilme gibi bileşenleri de var.

Atakan’ın keskin kavrama ve ifade gücü alkışlanırken, kendisine yaşının gerektirdiği düzeyin üzerinde bir kimlik giydirilerek sosyal ve duygusal zeka gelişiminin örselenmesi ona yapılan büyük bir haksızlıktır.

Erken ve hele küçük yaşta gelen şöhret tehlikelidir; insanı gerçeklerden koparır, dengeli ve sağlıklı gelişmesini engeller .

Sıra dışı bir zekâ ve performans düzeyini her çocuk için ulaşılabilir, normal bir hedef olarak koymamalı. Çocuklar için esas olan, aşamalı, sistemli ve sürdürülebilir gelişmedir.

Yüksek potansiyeli olanlara, kapasite ve yeteneklerine göre yoğunlaştırılmış ve ileri programlar uygulanması ayrı bir konudur.

Sosyal medya ve kamu oyu ilgisi, 10 yaşındaki bir çocuk üzerinden abartılı bir başarı profili çizerken, aslında toplum, ailesi ve kamu sorumluları sınavdan geçiyor.

Aslında ortada bir ironi var: 

Atakan, sıra dışı kavrayışı, ifade yeteneği ve tavırlarıyla yaşına ters ve uyumsuz bir büyüklük pozu takınırken; soruna doğru ve olgun yaklaşması gereken toplum, kamu oyundaki hatalı ve şımartıcı tutumlarla tersine çocuksu bir yaklaşım sergiliyor.

Atakan, yüksek zekâsına rağmen öncelikle bir çocuk olarak görülmeli, eğitimi ve yetişmesi için doğru ve ihtiyaca uygun bir yaklaşım sergilenmeli ve her şeyden önce kendi sınırlarını algılaması sağlanmalıdır.

Yeni yorum ekle

Plain text

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.

İstatistikler

Bugün Toplam Toplam
0 kez görüntülendi. 80 kez görüntülendi. 0 yorum yapıldı.